Türkiye'nin gerçek gururu, ilk ve tek megastarı Tarkan, 17 Ekim 1972'de Almanya'da dünyaya geldi. 14 yaşına kadar Almanya'da yaşayan Tarkan, Türkiye'ye yerleştiklerinde Karamürsel Musiki Cemiyeti'nde nota, solfej ve şan dersleri aldı. Bu sıralarda Tarkan, ufak çaplı konserler vermeye başlamıştı.
İstanbul Plak'ın önde gelen isimlerinden Mehmet Söğütoğlu ile tanışan Tarkan, 1992'de çıkarttığı ve müzik piyasasına bomba gibi düşen "Yine Sensiz" adlı albümüyle geleceğin megastarı olacağının işaretlerini verdi. Her ne kadar "Kıl oldum Abi" gibi bir parçayla birçok kişi tarafından eleştirilse de Türk halkı Tarkan'ı bağrına bastı. Yeni menajeri Ahmet San ve Ahmet Ertegün'le 1995'de Atlantik Records'un New York'taki merkezinde buluştu ve bir sözleşme imzaladı. Basına da Tarkan'ın İngilizce bir albüm hazırlayacağı duyuruldu. Daha sonra menajeri ile aralarının bozulması sonucunda Tarkan Amerika'ya veda etmek zorunda kaldı.
Ardından 1995'te çıkarttığı "Aacayipsin" albümü ile bir kez daha müzik piyasasına merhaba dedi..Bu arada menejerini değiştiren Tarkan ününün yayılmasındaki en büyük isimlerden biri olan Ahmet San'la anlaştı. Ahmet San Tarkan ve Atlantic Records'un yönetimindeki Ahmet Ertegün'ü New York'ta biraraya getirdi ve adını Avrupa'ya duyurmayı başarabilen bu Türk genci için İngilizce bir albüm planları yapmaya başladı. Böylece Tarkan tüm dünyada İngilizce parçalar ile tanınacaktı ama sonraki yıllarda Ahmet San ve Tarkan'ın aralarının bozulması nedeniyle Amerika hayalleriyle ilgili bu proje uzunca bir süre rafa kaldırılmıştır.1997'de "Ölürüm Sana" ile başarısını tüm dünyaya taşıyarak zaten Avrupa ve Amerika'da ün sağlamış olan Tarkan'ın hayran sayısını ikiye katladı. Albüm sadece Türkiye'de 3 milyondan fazla satmıştır.
Oyunu kurallarına göre oynamayı bilen Polygram, "Ölürüm Sana"nın hit parçası "Şımarık"ın single'ını piyasaya sürdü ve Tarkan'ın bu parçası tüm gençliğin mırıldandığı bir parça haline geldi. Ayrıca Fransa'daki bazı listelerde 3, Belçika'da ise 1 numaraya kadar yükseldi. Polygram bu başarılardaki fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek "Ölürüm Sana" ve "Aacayipsin" albümlerindeki parçalardan oluşan "Tarkan" adlı bir toplama albüm yayınladı. Avrupa'daki gazete, dergi ve televizyonlar "Türk tatlısı", "Boğaz'ın yakışıklısı" lakaplarıyla onu konuk ediyorlar, onunla röportaj yapmak için sıraya giriyorlardı. CNN'e göre "dünyaya şarkı söyleyen seksi Türk", İsveçli müzik eleştirmeni Per Andersson'ın deyimiyle "Anglosakson müzik kültürünün hakimiyetini delen" adamdı. 1999 Word Music Awards'tan "Yılın En Çok Satan Ortadoğulu Şarkıcısı Ödülü'nü aldı. Çalıştığı ekip, özellikle ilk günden beri yanında olan Ozan Çolakoğlu tüm dünyadaki hayran kitlesinin farkındaydı ve her defasında bir öncekinden daha kaliteli işler çıkarmaları gerektiğini biliyordu. Tarkan böyle bir müzik adamıyla çalıştığı için kendini çok şanslı hissetmeli.15 Ocak'ta bedelli askerlik yapmak için Türkiye'ye dönen Tarkan uzun bir çalışmanın ardından 2001 yılında Kuzu Kuzu single'ını ve ardından muhteşem albümü Karma'yı çıkartarak yine müzik listelerinin zirvesine yerleşti. 2002 yılında düzenlenen FIFA Dünya Kupası'nda Milli Takım'a moral vermek amacıyla Karma albümündeki Taş adlı parçasını stüdyoya girip tekrar okuyan Tarkan, Bir Oluruz Yolunda adlı bu uyarlamayla tüm Türkiye'yi coşturdu.
Tarkan iki yıl aradan sonra 1 Temmuz 2003'te Dudu adlı yepyeni bir mini albümle hayranlarının karşısına çıktı. Düzenlemelerini her zaman olduğu gibi Ozan Çolakoğlu'nun yaptığı bu albümün hazırlık aşaması iki ay sürdü. Tarkan'ın süper hiti Hüp gibi bir Nazan Öncel parçası olan Dudu ile birlikte 5 parça içeren bu mini albümde Tarkan, Türk Sanat Müziği ve Türk Halk Müziğine'de yer verdi. Aşık Veysel'in "Uzun İnce Bir Yoldayım" adlı unutulmaz türküsünü seslendiren Tarkan bu yorumuyla eleştirmenlerden tam not aldı. Albümün tanıtımı Reina adlı gece klübünde yapıldı ve Kanal D'den tüm ülkeye canlı olarak sunuldu.